Finasterid ve Sildenafil: Doping ve Performansa Yönelik Bir Rehber - Featured image for article about steroid education
5 Kasım 20253 dk

Finasterid ve Sildenafil: Doping ve Performansa Yönelik Bir Rehber

FitKolik

FitKolik

Yayınlanma tarihi 5 Kasım 2025

Profesyonel atletizm dünyası, milisaniyelerin ve iyileşmedeki ufak farklılıkların bir şampiyonu diğerlerinden ayırabildiği, marjinal kazanımların amansız bir arayışıdır. Bu ortam, sporcuların rekabet avantajı elde etmek için her yolu araştırması nedeniyle, görünüşte ilgisiz durumlar için tasarlanmış olanlar da dahil olmak üzere çeşitli ilaçların kullanımının incelenmesine yol açmıştır. Bu tartışmaya sıklıkla giren iki ilaç sınıfı: hormon seviyelerini düzenleyenler ve kan akışını etkileyenler.


Hormonal Düzenleyicilerin İnce Çizgisi

Finasteride gibi bazı ilaçlar, Testosteron'u daha güçlü bir androjen olan Dihidrotestosteron'a (DHT) dönüştürmekten sorumlu olan 5-alfa redüktaz enzimini inhibe ederek çalışır. Klinik olarak erkek tipi saç dökülmesini ve prostat büyümesini tedavi etmek için kullanılsa da, hormon dinamikleri üzerindeki etkisi onu anti-doping tartışmalarının odağına getiriyor.

Finasteride ve Anti-Doping Endişesi

Sporcular, özellikle güç ve kuvvet sporlarında yarışanlar için, finasterid ile ilgili temel endişe, doğrudan performansı artırıcı özelliklerinden ziyade bir maskeleme ajanı olarak hareket etme potansiyeli ile ilgilidir. Yasa dışı anabolik steroidler kullanan bir sporcu aynı zamanda finasterid de alabilir. Testosteronun metabolitlerine oranını değiştirerek, finasteridin geçmişte yasaklı steroidleri tespit etmek için tasarlanmış standart idrar ilaç testlerini potansiyel olarak etkileyebileceği düşünülüyordu.

  • Dünya Anti-Doping Ajansı (WADA), bu maskeleme potansiyeli nedeniyle finasteridi daha önce yasaklı listesine dahil etmişti.

  • Ancak, test teknolojisindeki gelişmeler ve spesifik etkilerinin daha net anlaşılması nedeniyle, WADA, 2009'da finasteridi Yasaklı Listeden çıkardı.

  • Bu çıkarma, herhangi bir sporcunun genel sağlığı ve refahı için kritik öneme sahip olan azalmış libido ve bazı erkeklerde geri dönüşümlü sperm sayısında azalma gibi potansiyel yan etkileri içerebilen hormonal etkilerini ortadan kaldırmaz.


Vazodilatör Tartışması: Sildenafil ve Yükseklik

Dikkat çeken bir diğer bileşik sınıfı, Sildenafil (genellikle marka adı Viagra olarak bilinir) gibi Fosfodiesteraz Tip 5 (PDE5) inhibitörleridir. Bu ilaçlar güçlü vazodilatörlerdir—kan akışını artırmak için kan damarlarını gevşeterek çalışırlar. Klinik olarak, erektil disfonksiyonu ve pulmoner arteriyel hipertansiyonu (akciğer arterlerindeki yüksek tansiyon) tedavi ederler.

Ergojenik Yardımcı Olarak Sildenafil

Sporlarda kullanımlarının arkasındaki teori basittir: iyileştirilmiş kan akışı, çalışan kaslara daha fazla oksijen verilmesi anlamına gelir, bu da potansiyel olarak dayanıklılığı artırır ve iyileşmeyi hızlandırır.

  • Yükseklik Performansı: Performans faydası için en güçlü kanıt, yüksek rakımda (yaklaşık 3.800 metrenin üzerinde) yarışan bir grup sporcuda görülmektedir. Bu yüksekliklerde, düşük oksijen akciğerlerdeki kan damarlarının daralmasına (pulmoner hipertansiyon) neden olabilir ve bu da oksijen dağıtımını sınırlar. Bu damarları gevşeterek, Sildenafil kalbin fonksiyonunu ve oksijen doygunluğunu iyileştirebilir, bu da 'yanıt verenler' için gelişmiş egzersiz kapasitesine yol açabilir.

  • Deniz Seviyesi Performansı: Deniz seviyesinde veya deniz seviyesine yakın yarışan sporcuların büyük çoğunluğu için, çalışmalar büyük ölçüde PDE5 inhibitörlerinden önemli, tutarlı bir performans faydası göstermede başarısız olmuştur. Normal akciğer fonksiyonuna sahip sağlıklı bireyler için, zaten sağlıklı damarlardaki ekstra genişleme genellikle ihmal edilebilir düzeydedir veya baş ağrısı veya sistemik kan basıncında düşüş gibi yan etkilerle dengelenir.

Şu anda, çoğu atletik senaryoda tutarlı bir ergojenik etki ile ilgili veriler kesin olmadığı için Sildenafil WADA tarafından yasaklanmamıştır. Bununla birlikte, devam eden çalışması, başlangıçta terapötik amaçlar için geliştirilen farmakolojik bileşiklerin, elit sporların yüksek riskli ortamında nasıl ilgi konusu haline geldiğini vurgulamaktadır.